31 Ağustos 2010 Salı

BandAge


Akanishi Jin'in başrolünü üstlendiği ilk ve şimdilik tek film olan 2010 yapımı Bandage filmini Berre'yle geçen ay Türkçe'ye çevirmiştik. Çok izlendi, üstüne çok konuşuldu. Ama ben henüz söyleyeceklerimi söylemedim. Filmin atmosferine kasvetli diyenler oldu. Çok sıkıcı bir gidişatı vardı diyenler, Akanishi kendini canlandırmış diyenler vs. Benim oldum olası izlemekten zevk aldığım tarzda, kendince bir filmdi.

Şimdi Jin, yani filmdeki Natsu, iyi huylu, dürüst, aşkı için fedakar delikanlı bir ünlü olsa, kız da tam fangörller gibi olsa ya da her şeyi geç anlayan safın teki olsa, sonunda da bir araya gelseler, ya da daha kötüsü içlerinden birisi ölse...Çoğu kişi beğenirdi eminim. Hmm... Bu senaryo bana hiç yabancı gelmedi. Neden acaba?


Yönetmeninin müzisyen olduğundan mı, karakterler incelikle işlenildiğinden mi bilmiyorum bana sahici geldi, hem ortam hem de yaşananlar. Olabilecek şeyler. Hepimizin az çok sorgulayabileceği konular işlenmiş. Karakterler süslenip pullanıp konmamış önümüze. İnsani özellikleri ön planda. Ben filmleri 4 kısım halinde ancak izleyebilen biri olarak -yalan olmasın- 2 oturuşta bitirdim filmi. :P Filmi içinde Jin olmasına rağmen sıkıcı beklerken, klasik bir Japon filmi gibi çıkacak diye korkarken, film beni derinden etkileyen, kolay kolay unutamayacağım bir film çıkıverdi. Acaba arada ben de mi Natsuluk yapıyorum acaba diye düşünmedim de değil. :P Bir motorsiklet sahnesi vardı. Nasıl da etkiledi beni. Ah, bilemezsiniz.


Gördüğüm kadarıyla en çok filmin sonu eleştiri alıyor. Allah aşkına! Daha ne olabilirdi. O_o Birbirilerine zarar veren o sorunlu insanlar gitti, yerine ne istediğini bilen güçlü insanlar geldi. Taa daa! Mutlu Son!

Hele Akanishi aşmıştı kendini. Filmde kendini falan canlandırmış diyenlere iki çift sözüm var. Akanishi'nin üzerine asılsız bir Baka etiketi yapıştığından, sanırım hala Jin yanlış anlaşılıyor. O her zaman ne istediğini bilen, insanların söylediklerine kulak asmayan biriydi, tabii bana göre. Son seçimleri de ne kadar güçlü bir karakteri olduğunu gösteriyor zaten. Hatta bana kalırsa her şeyi planlı ve programlı yaptı. Bir heves uğruna, hiç kimse kurduğu düzeninden vazgeçmez. Yazının seyri hemen Akanishi'ye döndü farkındayım ama Natsu karakteri ne istediğini bilmeyen, sorunlar karşısında bocalayan ve hemen yenilen biriydi. Nasıl olur da kendini canlandırmış diyebiliyorlar, anlayamıyorum. :/ Neyse bu vesileyle Akanishi'yi desteklediğimi de araya sıkıştırmış oldum. ^^


Bu güzel filmi benimle çevirdiği için Berre'ye çok teşekkür ederim. Altyazı burada. Lütfen izleyin. ^^

0 yorum: